|
Sıkılganlar ve Hayatla İlişkisi
(Reşat ÖNDER)
Sıkılganlık aynı zamanda hem insanları birbirinden uzaklaştıran, hem de birbirlerine yaklaştıran bir duygu olarak görünmektedir. Sıkılganlık sosyal duygumuzun bir parçasıdır ve bu bakımdan ruhsal hayatımızın ayrılmaz bir bölümüdür. Bu duygu olmasaydı insan toplumu diye bir şey olmazdı. Bir insanın kendi kişiliğine verdiği değerin azalması halinde yada kendi değeri hakkındaki bilinçli kanısının sarsıldığı zamanlarda sıkılganlığın ortaya çıktığını görüyoruz.
Çekingenlik, her zaman sıkılganların başkaları ile bağlantı kurmaktan kaçmalarına yada kurmuş oldukları ilişkileri bozmalarına yol açacaktır. Aşağılık duyguları ve başkalarından farklı olduklarını hissetmeleri, bu gibi sıkılganların yeni ilişkiler kurmaktan sevinç duymasını engellemektedir.
Diğer yandan sıkılgan, başarısızlıklarını geviş getirir gibi tekrarlar. Bu da onun sıkılganlığını artırır. Sıkılganlık sürekli olarak, duruma göre küstahlık, asık suratlılık, kırıcılık gibi koruyucu refleksler oluşturur.
Aşırı heyecanlı olan kimse, heyecanına ait tepkilerin kölesidir, ve de aynı zamanda o, ekseriya heyecanlıdır. Benzer tarzda, sıkılgan, korku krizi sırasında aynı içtepilerin kölesi olur. Bu duygu ile ilgili dış tavır, insanlardan kaçmaktır. Böyle bir tavır, tehlikeli bir durumdan kaçmak için hazır olmaya yol açan hafif bir ruh çöküntüsü ile birlikte giden bir yalnızlık davranışının ifadesidir. Sözleri önüne indirmek ve çekingenlik göstermek, sıkılganlığın insanları birbirinden uzaklaştıran bir duygu olarak rol oynayabileceğini kesin bir şekilde gösteren kaçma davranışlarıdır.
Sıkılgan, olumlu veya olumsuz olsun kendi hakkında hüküm verilmesinden korkar. Çünkü o, kendisi hakkında verilen hüküm ile ilgili beyanda bulunmak gibi bir cesareti yoktur.
Öteki duygular gibi sıkılganlık da kötüye kullanılabilir. Bazı insanlar kadar kolay kızarırlar ki, başka insanlarla olan bütün ilişkileri bu ayırıcı özellikle zehirlenmiş olur. Sıkılganlığın bu şekilde kötüye kullanılması, yalnız kalmak için başvurulan bir mekanizma olarak görünmektedir.
Sıkılganlıktaki zihinsel fonksiyonları daha önce “sıkılganlığın psikolojik belirtileri” başlığı hakkında incelemiştik. O bilginlerin haricinde konuyla ilgili bilgileri tespit edemedik.
ALTINTAŞ, a.g.m., AÜİFD, c.XXX, s.66.
ALTINTAŞ, a.g.m., AÜİFD, c.XXX, s.66.
|
|