|
SEMPATİ VE İLİŞKİLERİ
(Reşat ÖNDER)
1.Sempati ve Saldırganlık
Bir takım insanlar büyük acılara karşı her türlü şefkat ve yumuşaklığı bir yana itecek şekilde bir tavır takınırlar; çünkü bu gibi duyguları zayıflık belirtisi olarak görürler. Saldırgan insanlar kabalık ve zalimlik belirtisi gösterirler ve kendilerini kötümserliğe kaptırdıkları zaman, çevre ile olan bütün ilişkileri değişir. Çünkü, bütün dünyaya düşman olmaları yüzünden ne insanlara sempati duyabilirler, ne de onlarla işbirliği yapabilirler.
2.Sempati ve Kanağanlık
İnsan, istediği ve bazen de korktuğu şeye kolayca inanır... İnsan, sevdiği veya sempati gösterdiği kimselere karşı da kanağandır. Çünkü, onlara inanmak ister, en iyi şekilde techiz edilmiş bir kafa bile, bir sevginin tesiri altında her türlü eleştirme kabiliyetini kaybeder ve bir kadın veya çocuk tarafından yapılan telkinlere körü körüne kapılır.
3.Sempati ve Yardım
Sosyal duygunun en saf, en katıksız ifadesi sempatidir. Her hangi bir insanda sempatinin var olduğunu gördüğümüz zaman, onun genellikle sosyal duygusunun iyice gelişmiş olduğuna güvenebiliriz; çünkü bu duygu bize, bir insanın kendisini başka insanlarla ne derece birleştirebildiğini (ne derece kendini başkalarının yerine koyabildiğini) değerlendirmek imkanını vermektedir.
Yardım, kendi güç ve imkanlarını başka birinin iyiliği için kullanma olduğundan diğergamlığın en güzel örneğidir. Yalnız yardıma ilk koşan insanların diğer insanlardan ayıran bazı özellikler kabul edilebilir olarak gözlenmiştir. a-O anda olumlu bir duygu içinde olan kişiler, karamsar yada çökkün kişilere kıyasla daha yardımcıdır. Dindar olup olmamakla, kişinin yardım etme davranışı arasında herhangi bir ilişki yoktur. b-Özel becerileri olduğunu düşünen kişiler daha kolaylıkla yardıma koşar. Örneğin, ilk yardım kursu almış kimse, göğsünü tutarak yere yıkılan bir kimseyi gördüğünde, böyle bir kursa devam etmemiş bir kimseye kıyasla, daha çabuk yardım davranışına geçer. c-Kişilerin benlik kavramları olumlu ve kendilerine güveni yüksekse daha çabuk yardım elini uzatırlar.
GUILLAUME, a.g.e., s.276.
ADLER, a.g.e., s.433-434.
Meydan Larousse, a.g.e, “Yardım” mad.
CÜCELOĞLU, a.g.e., s.552.
|
|